Bebek ve Anne Arasında Güvenli Bağlanma İlişkisi

Bebek ve Anne Arasında Güvenli Bağlanma İlişkisi, Bebek ve Anne İlişkisi

Bebekler anne karnındayken dünyayı algılamaya başlarlar. Ancak anne karnındaki dünyası gerçek dünyaya göre çok daha mükemmeldir. Mesela her daim sıcaktır, sürekli onu sarıp sarmalayan bir yapının içindedir. Her zaman karnı doyar ve ihtiyaçları için çaba göstermesine pek gerek yoktur. Anne ile bebeği bir araya getiren plasenta bebek için her şeyi onun adına yapar. Ancak bebek dünyaya geldiği zaman ilk olarak ılık ve yumuşak olan plasentasından ayrılır ve dışarısı soğuktur bu durum onun sarılıp sarmalanma hissini elinden alır ve üşür. Bebek kendisini bu yeni ortamda güvende hissedemez. Tüm varlığını tehdit halinde hisseder.

Bebekler dünyaya geldikleri ilk aylarda annesi ve kendisinin ayrı bireyler olduğunu fark edemezler. Annesi onu sarıp sarmaladığı ve doyurduğu zaman kendini yeniden güvende ve tam hissedebilir.Moreno’ya göre, bebeğin annesi tarafından bu şekilde tutulması bebek için ‘sosyal plasenta’ işlevi görür ve bebek kendini güvende hisseder. Tutulma ihtiyacı bebek için her zaman fiziksel değil aynı zamanda duygusaldır. Annenin bebeğin ağladığı zaman kendi yaşadığı kaygı ve korkularını düzenleyebilmesi ve bebeği ağlayan, sıkıntısı olan hali ile de kabul etmesi ve bu duruma izin vermesi önemlidir. Bebek ağladığı zaman annenin hemen çözüm bulamaması normaldir bu yüzden paniklemek yerine sakin kalıp başka seçenekleri düşünmesi bebeğin kendisini duygusal olarak tutulmuş hissetmesine neden olur. Bebek ve annenin ilişkisinde güvenli bağlanmayı destekleyen annenin bebeğin ihtiyaçlarına ve duygularına karşı duyarlı olmasıdır. Aynı zamanda da bebeğin ihtiyaçlarına uygun olanı yapması önemlidir. Mesela bebek acıkma sinyalleri göstermeden emzirilmemelidir.Bebekler bazen acıktıkları için, bazen altlarını kirlettikleri için veya gazı olduğu için bazen de ilgi ihtiyaçları olduğu için ağlarlar.

Annenin bebeğin ihtiyaçlarını ilk aylarda hemen fark edememesi doğaldır. Ancak ihtiyacından fazlasını vermeye çalışmak çocuk ile anne arasındaki ilişkiyi daha iyi yapmadığı bilinmelidir. O sırada çocuğun ihtiyacını sakince görmeye çalışmayı denemek önemlidir.

Aynı zamanda bebeğin ihtiyaçlarının tutarlı bir biçimde karşılanması bir diğer önemli noktadır. Mesela altını kirleten çocuğun bir gün tam zamanında bir gün ise çok fazla gecikilmiş olarak temizlenmesi ve bu tutarsızlığın bir rutin haline gelmesi çocuğun güvenli bir bağlanma ilişkisi kurmasını zorlaştıran bir faktördür. Burada amaç mükemmel annelik değildir. Winnicott’ın dediği gibi ‘mükemmel anne’ yani her defasında harika zamanlama ile ihtiyaçlarını gidermek değil ‘yeterince iyi anne’ olabilmek önemlidir.Bebek acıktığı zaman her defasında mükemmel zamanlama ile onu doyuramayabilirsiniz ancak buradaki önemli nokta bu durumun bebeğin bakımında geneline yayılmamış ve sürekli olmamasıdır. Aynı zamanda Winnicott bebeklerin mükemmel olamayan anne ama yeterince iyi anne ile büyümelerinin onların gerçek hayata hazırladığını savunur. Çünkü bebeklerin annenin hatalarını da görmeleri dünyanın isteklerini karşılayan mükemmel bir yer olmadığına dair algılarının gelişmesine yardımcı olur. İleride yaşadıkları olumsuzluklarda bu durumu tolere edebilme kapasitelerini arttırır.

Bebeğin ihtiyaçlarının yeterince iyi zamanda karşılanması ve annenin duygusal ve fiziksel olarak bebeği tutması güvenli bağlanmanın oluşması bakımında en önemli noktalardır.

Uzman Psikolog Ecem Mancı

Kaynakça:
1. Bowlby J. The Making and Breaking of Affectional Bonds. London, Tavistock Publications, 1979.
2. Winnicot D.W. (1956). Primary Maternal Preoccupation. Collected Papers: Through Paediatrics to Psychoanalysis, London: Tavistock Publications
3. Moreno, J.L. (1953). Who Shall Survive? A New Approach to the Problem of Human Interrelations. Washington: Nervous and Mental Disease Publishing Co.

Photo by:  https://www.sophiewheelerphotography.co.uk/

Ana Sayfaya Dön

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir